/> href=

25 Haziran 2009 Perşembe

Hayalinle Aşk

Nasıl duygularla çıktığımı bilemeden kendimi evden attım.sanki biraz mutlu biraz hüzünlü birazda kızgındım.mutluydum çünkü aşıktım,hüzünlüydüm,cünkü sevdiğim kız beni sevmiyordu,kızgındım,çünkü beni neden sevmediğini anlamıyordum.

dolmuşa bindikten sonra rahattım.oturup 10 dakika boyunca yola bakıcaktım.sonra bir bakmışım planım işliyor.
10 dakika sonunda içimdeki hislerle beraber güneş gözlüğümü taktım ve dolmuştan indim.Plan başlamıştı.yürümeye devam ettim.bir dondurmacı dikkatımı çekince dondurma almaya gittim.dondurmam hazırlana dursun,geçen mini etekli kıza bakmadan edemedim.pürüzsüs bacakları beni etkilemişti.kafamı silkeledikten sonra 'lanet bir hormonal tepki' diye düşündüm.hiç tanımadığım bir kızla birlikte olmayı düşünmek sanırım çok aptalcaydı...
ben bu düşüncelerde kaybolmadan,dondurmacı elindeki külahı uzattı.tabi ki bende parasını uzattım...
tekrar yürümeye koyuldum.çiçek pasajına varmıştım artık...
çiçeklere bakarken,aklıma tekrar o geldi.çiçeklerin kokusu onun kokusunu andırıyordu sanki.hele ki gül...
onu en çok hatırlatan gül buketi yaptırdım.satıcıya parasını verdim.güllere bir kere daha baktım.
onu hayal ettim.
onun kokusu...
düşünceler kafamı allakbullak etmişti.
ellerimdeki gül buketini yere attım.arkama birdaha bakmadan yürüdüm.
sinemanın önüne geldiğimde hangi film'e gireceğimi karar veremedim.ama önemli değildi ki.seninle gireceğim her film güzel gelirdi.
hele o ellerini tutunca...

'Sensiz' adlı filme 2 kişilik bilet aldım...bide en büyük boyundan mısır...
sen çok severdin.
tabi ki sıkıcıydı film...
mola zamanında dışarı bile çıkmadım.öylece oturdum.yanımdakı boş koltuğa baktım.
senin oturduğunu hayal ettim.ellerini tuttuğumu düşündüm...
gözlerimi açtığımda filmden geriye sadece aşağıdan yukarıya akan yazılar vardı.Salonda da kimse kalmamıştı.bende kendimi atıverdim o sinirle...

gün bitmişti...

Seni uğurladığım yere gelmiştim.
Doya doya sarılıp öptüğüm yer işte orası...
senin otobüse binip gitmeni bekledim...gözden uzaklaşıncaya kadar baktım...baktım

Güneş batmak üzereydi.gökyüzü en sevdiğim halini almıştı...hani mor ve sarının tonları olurya işte öyle bir gökyüzüydü...
boş bir sokaktaydım.vızıldayan sinekler,havlayan köpekler.Korkularını seslerine yansıtmışlardı.Kendini yırtarcasına havlıyordu.

bende sinirliydim.o siyah köpek gibi bende avazım çıktığı kadar bağırmak istiyordum.

evin bahçesinde bacaklarını ayırmış,kakasını yapan kedi gözlerimin içine baktı.neden yaptığımı bilmiyorum ama ellerimi kediye doğru kaldırıp soluğumun yettiği kadar kahkaha atmaya başladım.kedi kaçmıştı.uzaklarda saklanacağı bir yer bulmuştu.belkide utandırmıştım onu.'Önemli değil' daha önce yapmadığım birşey değildi.
O kahkahaları atarken,gözlerimden gelen yaşlara mani olamamıştım.içimden ettiğim sayısız küfürlerede...
İşte bu bendim.3 duyguyuda aynı anda yaşıyordum.bitkinde düşmüştüm üstelik.

merdivenler hiç olmadığı kadar fazla geldi.neyseki kapıya yaslanmış cebimden anahrarları çıkartıyorum.'Miller anahtarlıklı anahtarımı çıkarttım.Anahtarı deliğine soktum,yavaşca çevirdim.kapının açıkdığını hissedebiliyordum artık...

Kapı açıldığında bana sımsıkı sarıldın...
ama o sen değildin ki.
sadece olmayan hayalin...


Herze-gü
<

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

bi yorum yapabilirsin

Related Posts with Thumbnails