/> href=

13 Temmuz 2009 Pazartesi

ELVEDA hiç benim olmayan aşkım...

Ellerim titreye titreye yanına geliyordum.Kalbimde çok hızlı atıyordu.ritmi garipleşmişti.
dilim tutulmuştu.birkaç saniye durdum.rahatlamayı bekledim olmadı.üstüne üstelik gözlerimde sulanmıştı.kafama vurdum.'hey ne olabilir ki,kendine gel' dedim içimden....

O sözü söylemeyi nedense okulun son günü söylemeyi tercih ettim.
Nedeni ise cevap hayır olursa olsun yüzünü bir daha göremeyecek oluşumdu.ama yüzünü sen beni sevmesen bile her saniye görmek istiyordum.belkide korku vardı içimde.
neden olmasın ki.sen ve ben...hiç olmayacak birşeydi.
okulda bir sürü sana hayran erkek vardı.Çoğu zengin,yakışıklı ve karizmatik!

İlk kez sana bu kadar aşık olmuştum.Belkide sen fark etmemiş olabilirsin ama bütün bir yıl boyunca arka sıranda oturup saçlarına bakmak beni gerçekten bitirmişti.Saçlarını okşamayı o kadar çok isterdim ki.Seninle arasıra konuşsak bile dünyanın en mutlu insanı oluyordum.Hele son günlerdeki sabahlara kadar konuşmamız...Ne yaptığının farkındamısın?

'Merhaba' dedin.sesin öylesine tatlı çıkmıştı ki.
Yutkundum.
'Aslında söylememem gereken birşey ama.olsun.Cevabı bile bile söylicem....'
Birkaç saniye sessizlikden sonra yüzüme garip bir ifadeyle baktı.
'Seni seviyorum'
Etrafına bakındı.Sanki cevap arıyor gibiydi.
Anlamıştım sevmiyordu işte.Kalbim daha yavaş atmaya başladı.Göz kapaklarım ağırlaştı.Terlemeye başladım.
Parmağımı dudağına götürüp bastırdım.Çaresiz biçimde ellerimi indirdim.Başımı yere eğip yürümeye başladım...
'Hey bu kadar ümitsizmiydin yani' dedin.istemsizce sana döndüm.
'İnanmıyacaksın ama bende'....Bu sözler sanki bana cennetten gelen bir ilahi gibiydi.Melekler senin sesini çalıp etrafımda söyleniyorlardı.
O anda kalbim tekrar o ritimsiz haline döndü.ellerim titremeye başladı.Değişen bir şey vardı o da,gözlerim.

Gözlerimi senden ayırmadan bakabilmek inanılmaz birşeydi.Tekrar bebek hissettim.
Ve dayanamadım sana sarıldım.
İrkilmiştin...
'Pardon.Kendimi tutamadım.Bu nasıl oldu bilmiyorum ama seni gerçekten seviyorum.'
'Önemli değil alp.Bende seni seviyorum.'
Bana doğru yaslandın...Ellerini açtın ve bana sarıldın.
Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki duymaman mümkün değildi.

Bilemiyorum senle ne kadar konuştuk o taş kaldırımda,ama ben bir ömür o taş kaldırımda; yüzüne bakıp,ellerini tutmayı istiyebilirdim.
Sadece aşk!


Eve gittiğimde kalemi kağıda sarılıp yazmaya başladım

Öldürmek mi istiyosun beni hayat
Durma devam et
Cennetinden getirdiğin melek
Çalar ruhumu istemeyerek

O melek ki tek
Aklımda hep
Cennetinden getirdiğin melek
Kalbimi geri vermeyecek.


Sadece yazıyordum...

_____________________________________________________________

Seninle geçirdiğim bir ay gerçekten hayatımı yaşadığım zamandı.asla öyle mutlu olmamıştım.
El ele gittiğimiz sinemalar,parklar ve restorantlar benim için cennetin yerini almıştı.
Senin yanın bana cennetti.
Kaç kere mutlu aşk dolu şiirler yazmıştım sana...binlerce mi ?
Biliyorum saçma olabilirdi ama benim duygularımın yansımasıydı.


Ahh.O gün o kara gün.
Çok soğuktun.Herzaman soğuktun ama bu defa çok fazlaydı.elini tuttuğumda bile çekmiştin.
Birden yüzünü bana döndün.
'alp yeter artık' dedin.
adeta afallamıştım.
'Başka biri var Alp.artık olmuyor böyle.devam edemiyordum'
Gözlerim sulanmaya başladı.Kalbim atmıyordu.nefes alamıyordum.Kendi çığlıklarımda boğuluyordum.
'Neden' diyebildim.
'Alp lütfen artık konuşmayalım'.
'Kimi seviyorsun'
'Cenk'
Gerçektende dediğim tiplerdendi.herşeyi vardı.Bir grupta bateri çalıyordu.Arabası vardı.Yakışıklıydı.Ve bizden yaşca büyüktü.Onun yanında koskoca bir hiçtim.
Yıkılmıştım ama onu gerçekten anlıyordum beni ne yapsın ki?

'Neden kabul ettin?...Neden bende seviyorum dedin?'.Bu sorular ürkek çıkmıştı ağzımdan.
'Kendimi yalnız hissediyodum Alp anla beni' dedi...Kullanılmıştım
'Senle çıktığımızdan bir hafta sonra Cenk çıkma teklifi etti.Kabul ettim.Ona senden hiç bahsedemedim.'
'Haklısın ben sana layık değilim.Sana sadece aşkımı,sevgimi ve şiirlerimi vermekten başka hiçbirşey veremem.Kölen olmaktan başka hiç birşey yapamam.'
'Lütfen öyle söyleme' dedi
'Beni hiç sevdin mi?' artık sözlerim kararlılıkla ve üzgün çıkıyordu.herşey bitmişti uzatmanın manası yoktu.
Ağzını açtı.Kekelemeye başladı.parmağımı dudağına bastırdım.Tıpkı o konuşma gibi.ama tek bir değişik şey vardı.bunun sonu mutlu değildi.
'Lütfen artık yalan söyleme'
Parmağım hala onun yumuşacık dudaklarındaydı.son kez öpebilmeyi o kadar isterdim ki.
Sesini son kez duymak isterdim.
Yüzüne son kez baktım...Gözlerinin içine son kez...
'Elveda Hiç Benim Olmayan Aşkım...'
Bu onla son konuşmamızdı.

Arkama bakmadan uzaklaştım onun yanından.hava kararmaya yüz tutmuştu.Rüzgar yüzüme çarpıyordu.Sanki ağlamamam için beni teselli ediyordu.

Eve geldiğimde düşündüğümdende hain olan hatıralarla karşılaştım.İkimizin fotoğrafı.
Gülüyorduk son derece mutlu bir biçimde.Ama onun gülüşü gerçek değilmiş.Kim bilir bana bakarak kimi düşünüyordu.
Fotoğrafı aldım.Çerçeveden çıkartıp üstüne şu dizeleri yazdım..

gene kendimi kandıran ben oldum
gene gitti umutlar
gene bir ben kaldım
gene yapayalnız bir yürekle kaldım

seni arıyorum her yerde,her seste
inanamazsın her an,her an her saniye
biliyorum bulamayacağım seni
ELVEDA hiç benim olmayan aşkım...

En son hissettiğim soğuk demirin bileklerimde yarattığı üşüme hissi...

Herze-gü<
alp>

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

bi yorum yapabilirsin

Related Posts with Thumbnails